13 Ekim 2015 Salı

10. Yılımız

10. yılımızı dillere destan kutladık.  Boğazda yemek yemek hep bir ükstü. Ve o lüksü beraber yaşadık. En güzel Ortaköy Mekanında yemeğimizi yiyip. İstanbulun en keyifli yerlerinde güzel zamanlar geçirdik.




Evlilikte 10. yılımızı doldurmanın gururu ve mutluluğunu kutladık bu sene. Ve kendimizi şımartmak istedik. Ve nitekim de şımarttık kendimizi.İstanbul'da Boğazda lüks mekanlarda yemek yedik gece klüplerinde eğlendik..
İstanbul'a uçarak gittik. Levent'de Dedeman Park Otelin en üst katında İstanbul manzaralı odada kaldık. Harikaydı. Kanyon AVM'nin yanı..






İlk kez Japon Restaurantına gittik. Wagamama.. Değişik lezzetler tattık..
Ben kendime Teriyaki Soslu, Soya Filizli, Somonlu Noodle söyledim.. Mükemmel bir lezzetdi. Çubukla yemeyi başaramadım. Çubukların uç kısmına poşet lastiği ile tutturdular verdiler. Çubukları çok rahat kullandık böylece..


Ahmet'de kendine Chicken Katsu Curry söyledi.. Forquerden bakarak menüsünü seçti. Türk damak tadına en uygun olanı olarak.. Gerçekten Japon yemeği yemenin espirisi kaçtı bence.. Sadece pilavlı yemek olduğu için pilavı lapa şeklinde ve tuzsuzdu.. Tavuk göğsünden şinitsel şeklinde idi Ahmetin yemeği. Ama güzeldi elbette.. Farklı bir lezzet değildi sadece...


Bebek tarafına daha önceden hiç gitmemiştim.. Bebek sahiline gittik gezindik ve cafelerinde oturduk.
Ver elini Ortaköy sokakları takıcıları cafeleri ve müthiş bir boğaz manzaraları derken .. Akşam oldu ve otelde hazırlanıp hooopp akşam yemeği için Anjelique'ya gittik. En güzel  boğaz manzarasına sahip bir mekan. Ortaköy Camisi ve köprü birleşik ikili gibi. Akşam yemeklerimizi söyledik.
Başlangıç Tabağı söyledik bir tane.. İçinde barbunya, mercimek köfte,patlıcan ezme, yoğurtlu meze vs. olan bir tabaktı.. Ekmekle banımlıklar filan geldi.
Ben Limonlu tavuk ğöğsü, karemelize soğanlı patates püresi ve ızgara sebze söyledim.. .
Kuzu İncik patlıcan beğendi zahter soslu bir yemek söyledi Ahmet. Sunumu mükemmeldi. Yemeğimizi yedik ve içkilerimizi içtik.. Gecenin ilerleyen saatlerinde mekan gece kulübüne  dönüştü. house müzik eşliğinde Boğaz manzarasında büyüleyici bir ambiyans vardı. Boğazdan tekne ile havai fişekler patlatıldı. Sık sık dilek fenerleri uçuruluyordu yan taraftan.. Çok güzel unutulmaz bir gece yaşadık.  Ahmetle biz.. Para biriktirmiyoruz, Hatıra biriktiriyoruz. Yaşıyoruz.




Ada Vapurunda biz...



Ertesi gün Adalar turuna çıktık.. Kınalıada  Burgazada  Heybeliada ve Büyükada..... Vapur sefası İstanbul'da .. Harikaydı tıpkı  eski Türk Filmlerinde ki satıcılar.. Sebze soyucuyla kavun karpuz soyup şov yapanlar.. Müzisyen anne ve kızlar ve dilenciler.. Vapur tam bir İstanbul filmiydi.Etrafımı izlemek çok keyifliydi. İnsanları ve boğazı izleye izleye gittik.
Büyük Adada balık keyfi...
Adalardan Büyük Ada da indik. Gezindik. Balık yedik orda çok güzeldi balık.




Bisiklet kiraladık Adada gezinmek için ama bisikletler çok sertti gezinmek için ve Adalarda tepelik olduğu için performans istiyordu 25 dakika falan bindik geri verdik bisikletleri.. Fayton turları da çok keyifli gözüküyordu. Ama o Adalardaki fayton turuna çocuklarımla hep beraber bineceğim inşallah.. Ege'de uçağa binmek istiyor. Önümüzde ki yıllarda çocuklarımla oralarda gezinmeyi çok isterim.
Kapalı Çarşı İstanbul
Kapalı çarşıda gezindik.. Bir ara kendimizi İstanbul Üniversitesi'nin Beyazıt Kapısın da bulduk. Tam da Lisans tamamlamaya başvurmuştum. ilk tercihimdi İstanbul Üniversitesi Ahmet'e dedim ki bak bizi Allah buraya çıkarttı.. Ben bu Üniversiteye yerleşirim demiştim... Veee yerleştim İstanbul Üniversitesi Sosyal Hizmetler Bölümüne (:





Ver elini Taksim.. Beyoğlu sokakları.. Taksimdeki Mado'da dondurma ve tek kadayıf yedik.. Ordan ara sokaklardaki küçük barlarda oturduk, bira içtik. Gelen geçen kişileri izledik o akşam. Ahmet bir sinema keyfi mi yapsak bu akşam demişti bana. Bende Burası İstanbul canım. Film sokaklarda.. Sinemaya gerek yok dedim. Gerçekten sokaklar hikaye dolu otur gözlemle.. İlerleyen saaatler de Gezi Parkına gittik. Parkta sivil polisler vardı. İstanbul'da üniformalı polis hiç göremedik ...Malum terör olayları gündemde..

Ertesi sabah da Simit Sarayında çıtır çıtır simitlerle kahvaltı menüsü ile kahvaltımızı yaptık. Oradan Özdilek AVM'den çocuklarımıza hediyeliklerimizi aldık ve dönüş yoluna koyulduk..

Bir İstanbul macerası.. yada 10 yıldan sonra abartılı bir evlilik yıldönümü kutlama tatili de böylece biter.. Hayat devam eder..

10 yılımızı beraber geçirdik. Dile kolay 2 de çocuğumuz var.. Çok şükür ki iyi giden bir evlilik hayatımızla, sağlığımızla, huzurumuzla, güvenimizle, çoluk çocuğumuzla devam eden iyi bir hayatı sürdürmeye devam etmektir, dileğim.































Hiç yorum yok: