4 Ocak 2011 Salı

OYUN ARKADAŞLIĞI


Yiğit ve Onur Yan komşum Ayhan Teyzenin torunları olup her akşam kreş sonrası ananeye geliyorlar.
Egenin de oyun arkadaşları. Hemen Hemen her gün eve çağırıyorum çocukları ve Ege ile oynuyorlar. Ege de mutlu oluyor. Özellikle Egeyi yeni odasına ve yatağına alıştırmak için onları sık sık çağırıp berber oynamalarını sağladım ki Ege odasına alıssın.
Kreşe ilk başladığı günler özellikle bak orda Onur -Yiğit de varmış. Ceren de ordaymış diyerek. Onların varlığından manevi destek aldık.

Gezmeden eve doğru yöneldiğimizde Ege eve girmiyeceğim diye başlıyor mızırdanmaya. Hemen diyorum ki oğlum Yiğitle Onuru çağıracağım eve beraber oynarsınız diyince susuyor.

Yemek istemediği bir şeyi Aaaa Yiğitleri çağırayım da onlar yesin diyorum. Hemen ağzını açıyor.

Ege onların evine gittiğinde çabucak eve dönmek istiyor. İlk 5 dakikada annemi istiyorum diyor. Başkasının evinde ürkek oluyor. Ama kendi evimizde çok rahat. Güvende hissettiği için nerden baksan lider konumunda olabiliyor. Fakat başkasının evinde süt dökmüş bir kedi ve masum bir duruş ile malesef pısırıklaşıyor. O yüzden çocuğumun özgüveni ve sosyal gelişiminde faydası olacağını düşündüğüm için arkadaşlarımızı çağırıyoruz.
Bazen yorgun da olsam çağırıyorum Ege için. Onlarda küçük çocuklar ilgi istiyorlar. İlgilenmezsem oyuncak kavgası başlıyor.Paylaşamamak başlıyor. Ağlıyorlar.Annelik Fedakarlık istiyor. Fedakarlığımı yapıyorum ve yapacağımda..


Annesi de dedi bir keresinde 1 iken 3 oldu diye..Tabi 1-2 saatliğine 3 olabiliyor. 3 çocukda güzel tabi. Ama onları karnında büyüt, sonrada kucağında büyütmek hiç kolay değil.Çocuklar çok emek istiyor.
Herkesin herkesden öğreneceği bir şeyler vardır derler ya.
Onur'dan öğerendiğim sözü paylaşmak istiyorum. Çok hoşuma gitti.
PAYLAŞMAK OYUNDUR.

Oyucağını vermek istemediği anda Egeye dedi bu sözü Onur.Bende oğluma sık sık tekrar ediyorum.Oyuncaklarıyla oynamasına izin vermezse eğer Ege, Oğlum Paylaşmazsan nasıl oyun oynayabilirsiniz ki ! diyorum ve durup düşünüyor. Ve uzatıyor hemen oyuncağını..



Egeciğimin oyun arkadaşları Onur ve Yiğiti buradan sevgiyle anıyoruz.

Onlarınki çok masum bir arkadaşlık şu anda. İlerde arkadaşlıklar bu kadar masum olmuyor malesef.
Ailecek sizi seviyoruz Onur ve Yiğit Kardeşler.İyi ki Varsınız.Yüzük Kardeşliği-Oyun Kardeşliği-
Oyun Arkadaşlığı

2011 MERHABA


2011

Ahmet ve benim için yılbaşılar farklı bir anlam taşıyor.Bu yüzden dışarıda kutladık eğlendik Taki Ege dünyaya gelene kadar. Şimdi de evde geçiriyoruz. Bu yılbaşı da dışarı çıkıp yemek yedik. Fakat Ege arabaya biner binmez uyuyunca Ahmetle biz yedik. O uynanınca da onu da başka bir köftecide köfte ısmarladık. Alışveriş merkezinde Jetonlu arabalara bindi.Eğlendi. Eğer uyumasaydı sinemaya gidecektik. Seans kaçınca yılbaşı pastası alarak evimize döndük.Gündüz uykusunu uyumadığı için Ege 21.00 de uyumak istedi. Tam o sırada kardeşimle telefon görüşmesi yapıyorduk ki. Babası da Egeye sütünü yapmış ve çocuk uyku moduna iyice girmişti.Görüşmemiz bitince Egeyi uyandırdım. Verdim coşkuyu ve kalktık. Pastamızı kestik.Mumları 3-5-8 defa yaktık ve üfledik. Kompeti patlattık. Ben ve Babası dönüşümlü at olup sırtımızda gezdirip eğlendirdik.Yeni yıla kahkahalarla girdi. Girdi derken 11"de uyuttum. 2 saat evde eğlendik. Küçük yılbaşı ağacımızda vardı.çekirdek aile olarak girdik 2011"e.






Yeni yıl bize ve tüm insanlığa sağlıklı,başarılı ve bol kazançlı ve neşeli günler sunar umarım.


1 Ocak günü güne yorgun başlanıyor malum. Gece uzun yaşanınca...



Günü evde geçiridikden sonra akşamında Karmakarışık adlı 3 boyutlu sinema filmine gittik. Egenin ilgisi filmin yarısında dağıldı. Ve eve gidelim demeye başladı. Filmin sonuna kadar kaldık ama arada tuvalete giderek. Onu oyalamak için şeker, jelibon takviyeleri ile başardık. Film iyidi fakat gözümün önüne gelen, üzerime üzerime gelen nesne o kadar azdı ki. Daha çok efekt yapabilirlerdi. 5 i yapan 10 tane de yapardı.3 boyutun tadı o zaman çıkıyor.


Avatarı 3 botutlu sinemada izlemek kısmet olmadı. O filmi 3 boyutlu hayal edemiyorum. Kutsal ağaçdan uçan o hafif tüycük gibi olan ışıltılı şeyler üzerine üzerine gitmiştir izleyicilerin. Ne güzelmiştir..







Pazar günü de arkadaşların ani teklifi ile Kartepeye sucuk yemeğe davet edildik. Bende merkezinde bir yer hayal etmiştim. Gerçekden kıyafetimle düğüne gitsem olacakmış.Çok ince giyinmiştim. Çok üşüdüm. Karın içinde topuklu botlarla yürümekde zor tabi. Çok fazla tepeden kalmadan. Bir sucuk evinde ekmek arası sucukları yedik ve evimize geri döndük. Planlarda değişiklik olmazsa eğer bu hafta sonu Kartepe bekle bizi. Kaymaya eliyoruz. Yuhhhhuuu ....Yeni yıla güzel girmiş olduk.